Məhsul kodu: 9923
YİRMİNCİ YÜZYILIN son on yılı. Komünizmin çöküşü ve Liberalizmin zafer yılları diye mi anılacak ileride? Immanuel Wallerstein, 1990 larda çökenin Liberalizmin ta kendisi olduğunu iddia ediyor. Fransız Devrimi nden bu yana soldan sağa Sosyalizm, Liberalizm, Muhafazakârlık diye sıralanan üçlü ideolojik sistemin, aslında dünya çapında hâkim ve merkez ideoloji olan Liberalizmin üç görüntüsü olduğunu, bu sistemin sol kanadının çöküşüyle, dünya çapında bir bütün olarak meşruiyetini ve geçerliliğini yitirdiğini söylüyor. İdeolojik meşrutiyetini yitirmiş devletler 21. yüzyılda ayakta kalabilmek için ne yapabilir? Daha da önemlisi, sol geleneğini yitirmiş sistem karşıtı güçler, aynı dönemde hangi ideolojik çerçevede, nasıl bir yapı içinde örgütlenebilir? Wallerstein SSCB nin çöküşüyle tek kutuplu hale gelen yeni dünya düzeni nin, yakın gelecekte ABD-Japonya ve Avrupa Birliğini Rusya eksenlerinde yeniden örgütleneceğini ve bu temelde yeni bir meşruiyet aramaya başlayacağını öngörüyor. Sömürüye karşı ve bir özgürlükten yana güçlerin kaderi ise, bu yeniden yapılanma sürecinde ne yaptıklarına bağlı. Liberalizmin sol bir türevi olan eski sistem karşıtı hareketleri diriltmeye mi çalışacağız, yoksa özgürlük, eşitlik ve demokrasi için yeni bir yapılanma ve meşruiyet arayışına mı girişeceğiz? Wallerstein a göre 21. yüzyılın ilk ve hayati soruları bunlar.